10°
Reflü Nedir?
Reflü hastalığı asit, safra ve mukustan meydana gelen mide salgılarının yemek borusu ya da ağıza kadar yer değiştirmesidir. Reflü hastalığı, ağıza kadar gelen acı tat ve yiyecek hissi ile kendini göstermektedir. Atipik reflü ise yemek borusunun iç yönünde ilerleyen ödem ardından boğazda bir yumru hissine namacıyla olabilir.
Yine aynı şekilde iritasyon ardından ortaya gelen spazma bağlı olarak göğüs ağrısı gibi şikayetlere namacıyla olabilir. Genellikle göğüs ağrısı sebebiyle kalp hastalıklarıyla da karıştırılabilir. Bunun dışında ses kısıklığı, kuru öksürük, ağrılı yutkunma ya da yutma güçlüğü ya da hıçkırık gibi şikayetlere de namacıyla olabilir.
Reflü Bulguları Nelerdir?
Reflü hastalığı tipik ve atipik semptomlar olmak üzere 2 başlık altında incelenebilir. En sık karşılaşılan tipik reflü sendromleri arasında; midede yanma, ekşime, ağızda acı bir tat hissedilmesi, göğüste ağrı ya da yediklerinin ağıza gelmesidir.
Atipik reflü sendromleri ise genelde kulak burun boğaz hastalıklarıyla karıştırılmaktadır. En sık görülen atipik reflü sendromleri ise; sinüzit,kuru öksürük, ağız kokusu, seste kısılma ya da diş çürümesi gibi bulgulardır.
Reflü hastalığı genelde göğüs ağrısına namacıyla bulunduğu amacıyla kalp ya da göğüs hastalıklarıyla sık sık karıştırılmaktadır.
Reflü çoğu hastalığa da namacıyla olabilmektedir. Mesela vakitğen farenjitin en sık namacıylalerinden biri reflü hastalığıdır. Aynı şekilde midedeki sıvıların yukarıya çıkarak nefes borusuna kaçması ve akciğerlere karışması halinda uzun vadede reflü, akciğer hastalıkları ya da astıma da namacıyla olabilir.
Tanı Yöntemleri
Reflü Tanısı
Reflü tanısı amacıyla ilk olarak hasta şikayetleri göz önüne alınır. Ancak birtakım hastalarda rastgele bir şikayet ya da sendrom gözlemlenemeyebilir. Çoğunlukla reflü tanısı amacıyla yapılacak ilk tanı gastroskopidir. Gastroskopi ile mide kapağı incelenir, mide fıtığı olup olmadığına ve yemek borusundaki hasar hali incelenir. Hekim lüzum görmesi halindan mideden doku örnekleri alabilir.
Gastroskopi dışında reflü de sarfedilen bir diğer tanı tekniği de pHmetredir. pHmetre yemek borusuna kaçan asit sayısını tartmak amacıyla kullanılır. Bunların dışında bir de manometre prosedürü de reflünün teşhisinde sarfedilen işlemlerden biridir. Manometre prosedürü yemek borusunda reflüye yol açabilecek diğer bir problem olup olmadığını incelemek amacıyla kullanılır.
Tedavi Yöntemleri
Reflü Tedavisi Nasıl Yapılır?
Reflü tedavisi genelde hayat tipinın değiştirilmesiyle başlar. Mesela yemek yedikten sonra uzanmamak, az ve sık yemek yemek, gazlı ve alkollü içeceklerden uzak durmak lüzumir. Yine doktor doğrulusunda önerilecek asit giderici, yemek borusu ve midenin derli toplu çalışmasını sağlayacak ilaçların da düzgün kullanılması lüzumlidir.
Reflü Tedavisinde Ameliyat
Reflü hastalığı, hayat tipi değişiklikleriyle ya da reflü ilaçlarıyla düzelemeyecek şekilde mide fıtığı gibi anatomik bir problemden kaynaklanıyorsa bu halde cerrahi tedavi uygulanabilir. Yine, genç hastalarda uzun vakitli tedavi ardından bir netice alınamıyorsa ya da hayat boyu tedavi görmesi lüzumiyorsa reflü ameliyatı söz hususu olabilir.
Reflüye Ne İyi Gelir?
Reflü şikayetlerini azaltmak ya da reflü olmamak amacıyla uzun vakit aç kalmamak lüzumir.
Yemeklerin iyi çiğnenerek, az miktarda ve sık sık tüketilmesi lüzumlidir.
Sıvı alımını yemeklerle beraber değil, yemek yemeden yarım saat evvelce ya da sonra alabilmek lüzumlidir.
Son yemeği gece yatmadan en az iki saat evvelce kesmek ve tok karnına yatmamak son derece önemlidir. Yatmadan evvelce yenilen yemekler mide basıncını yükseltebileceği amacıyla reflü şikayeti de son derece artacaktır.
Eğer boyunda bir rahatsızlık hissedilmiyorsa olasıysa yatağın baş alanı değilse yastık 10-15 cm yüksekliğinde olmalıdır.
Bel ve karın bölgesi sıkmayan kıyafetler giyilmelidir. Mideyi sıkan kemerler ve diğer dar kıyafetler reflüyü tetikleyebilirler.
Vücudun en uygun kilosu korunmalı, varsa çok kilolar verilmelidir.
Gerilim, sindirim problemlarına bundan dolayı da reflüye sebep olabilir. Gerilim bütün beden sağlığını olumsuz etiler. Gerilim civarını denetim altına alabilmek lüzumlidir.
Reflü Olanların Diyeti Nasıl Olmalı?
Reflü mide kapakçığının vazifesini yerine getirmemesi neticesi mide asidinin yemek borusuna kaçmasıyla ortaya gelir. Reflü hastalığı yeme alışkanlığının değiştirilmesiyle denetim altına alınabilir. Doğru ve dengeli bir beslenme düzeni sadece reflünün değil, derhal her sıhhat probleminin çözümüne yardımcı olur.
Reflü hastalığına sahip olan bireylerin uzak durması lüzumen yiyecek ve içecekler şunlardır:
Baharatlı yiyecekler reflünün şiddetini arttırabilirler. Reflü şikayetlerini önlemek amacıyla baharat tüketimi sınırlandırmalı, bilhassa iyi gelmediği fark edilen baharatlar kullanılmamalıdır.
Sigara tüketimi reflü şikayetlerinin yükselmesine namacıyla olabilir.
Kahve reflüyü artıran ürünlerden biridir. Kahve tüketiminı sınırlandırmak, reflü şikayetlerinin azaltılmasına yardımcı olur. Kahveye seçenek olarak bitki çayları ya da kara çay tavsiye edilen miktarlarda tüketilebilir.
Yağlı yiyecekler ve kızartmalar mide asidinin yükselmesine sebep olur. Yükselen mide asidi reflüyü tetikleyebilir. Margarin gibi trans yağlardan, kaymak, krema, mayonez gibi ürünlerden uzak durulmalı, yağlı yiyeceklerden kaçınılmalıdır.
Asitli içecekler reflü şikayetlerini artırırlar. Asitli ve gazlı içeceklerin tüketiminı sınırlandırmak reflüyü önlemeye yardımcı olur.
Turşu reflü şikayetlerini artırabilir.
Çikolata bünyesinde tespit edilen maddeler namacıylaiyle reflüyü tetikleyebilir.
Yiyecek ve içeceklerin çok soğuk ya da çok sıcak olmamasına ilgi edilmelidir.
