
Boğaziçi Üniversitesi mezunları seçimler evvel siyasilere bir açık mektup kaleme alarak özgür ve özerk üniversite taleplerini iletti.
Boğaziçi Üniversitesinden bir küme mezun yaklaşan seçimler evveli özgür ve özerk üniversite taleplerini bir açık mektupla kamuoyuna ve siyasilere iletti.
“Yaşlarımız, mesleklerimiz, siyasi görüşlerimiz birbirinden değişiklik gösterse de, Boğaziçili olmanın ortak gururunu paylaşıyor; bilimin ve değişikliklere gösterilen saygının şekillendirdiği Boğaziçi kültürünün her birimize yaşamlarımız süresince yol gösterdiğine inanıyoruz” diyen Boğaziçi mezunları, deprem sürecinde bilimin ışığında hareket etmemenin, bilim insanlarının görüşlerini sistematik olarak yok saymanın ve kapasitelerini toplumumuz amacıyla kullanması gereken kurumların lüzumlu liyakate sahip olmayan yöneticiler doğrulusunda atıl bırakılmasının binlerce hayata mal olabileceğinin bir kez daha görüldüğünü hatırlattı.
“Boğaziçi Üniversitesi mezunları olarak, ülkemizin hatırladığı bu acı gerçeği uzun süredir bilfiil yaşıyoruz” denilen mektupta Türkiye’nin en mühim yüksek öğrenim kurumlarından biri olan Boğaziçi’nin siyasi kutuplaşma motivasyonuyla yönetilen bir kuşatmaya karşı 825 günü aşkın süredir direndiği belirtildi.
Seçim sürecine gidilirken özgür ve özerk üniversiteye dair bir dizi talebin iletildiği mektupta şu ifadeler yer aldı:
“Bilimsel görüş ve teamülleri yok sayan kararlar, liyakat esasının gözetilmediği atamalar, bilim insanlarını sistematik olarak üniversiteden uzaklaştıran yaklaşımlar; Boğaziçi Üniversitesi’nin kurumsal zenginliğinı, Boğaziçi Üniversitelilerin hak ettikleri akademik eğitim ve normlara erişim imkânlarını, ülkemizin yeni nesillerinin istikbal planlarını tehdit etmeye devam ediyor.
Ülkemizde 60 milyonun üstünde seçmen, 14 Mayıs 2023 tarihinde Cumhurbaşkanı Seçimi ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi amacıyla sandık başına gidecek.
Seçimlerin ülkemizde özgür ve özerk üniversite şuurunun yerleşmesi, hakkaniyetle uygulanması ve ülkemizdeki kurumların kuvvetlenmesi amacıyla yeni bir başlangıç olmasını temenni ediyoruz.
Bu doğrultuda, Türkiye’nin geleceğini belirleyecek olan bütün seçmenleri Boğaziçi Üniversitesi’ne yönelik tehditlerin Türkiye’ye verilen zarara dair bilgilendirmeyi, bütün siyasi katılımcıları ise Boğaziçi Üniversitesi’ni kurumsal zenginliği ve kültürüyle korumaya çağırmayı bir mesuliyet olarak benimsiyoruz.”
TALEPLER
Çağdaş bir Cumhuriyet kurumu olan Boğaziçi Üniversitesi Türkiye’nin geleceği amacıyla ayakta kalmalıdır.
Boğaziçi Üniversitesi’nin, değişik görüşlere ve kimliklere saygı göstermeye dayalı kültürü, akademik özerkliği ve demokratik karar alma süreçleri korunmalıdır.
Boğa-ziçi Üniversitesi akademisyenlerinin üniversiteden ve öğrencilerinden sistematik olarak uzaklaştırılmaları uygulamasına son verilmelidir.
Üniversitenin fakültelerinin, bölümlerinin ve akademik birimlerinin fikiri ya da onayı alınmaksızın, “paraşüt” usulüyle oluşturulan atama ve görevlendirmeler iptal edilmelidir.
Türkiye’nin bütün üniversiteleri akademik özgürlüğe ve kurumsal özerkliğe sahip olmalıdır.